Su kıtlığı tehlikesi

>> ALİ BOZ/ SABİT ÖZKESER

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi, iklim krizi ve beraberindeki su kıtlığı tehlikesine dikkat çekmek üzere bir basın açıklaması düzenledi. ZMO Adana Şube Başkanı Ahencan Tayakısı, yaptığı açıklamada suyun yaşamın idamesi için en temel ihtiyaç olduğunu ve küresel boyutta ciddi bir krizin kapıda olduğunu vurguladı.

Başkan Tayakısı, dünyanın en verimli üçüncü ovası olan Çukurova’nın su sıkıntısı nedeniyle tehlike altında olduğunu belirtti. Özellikle Seyhan, Ceyhan ve Berdan ırmakları arasındaki bu verimli ovada, geleneksel sulama yöntemleri ve altyapı yetersizlikleri nedeniyle büyük su kayıpları yaşandığını ifade etti.

Tayakısı, “Barajdan ovaya suyu taşıma sistemlerinde gerek buharlaşma gerekse kanal ve kanaletlerdeki kırıklar, çatlaklar ve çiftçilerin yaygın olarak uyguladığı salma sulama yöntemleri nedeniyle kayıplar oluşmaktadır. Tarım Bakanlığı verilerine göre su verimliliği yalnızca %51‘dir. Yani barajdan bırakılan suyun yarısını tarlaya ulaştıramadan kaybediyoruz.” dedi.

Yeraltı su kaynaklarının da kontrolsüz kullanıldığını kaydeden Tayakısı, bazı bölgelerde 600 metreye kadar derinlikte kaçak kuyular açıldığını ve bu durumun yakın gelecekte yeraltı sularının tükenmesine yol açacağını öngördüklerini söyledi.  Tarımsal sulamadaki kriz riskini azaltmak için acil eylem planı sunan ZMO Adana Şube Başkanı Ahencan Tayakısı, alınması gereken başlıca önlemleri şöyle sıraladı:

Modern Sulama Sistemlerine Geçiş: Damla sulama ve yüzey altı damla sulama gibi basınçlı sulama sistemlerinin devlet eliyle acilen projelendirilip hayata geçirilmesi gerekiyor. Devlet, bu pahalı sistemlerin kurulumu için çiftçilere hibe politikaları sunmalı ve eğitimler vermelidir. Su Kayıp ve Kaçaklarının Azaltılması: Sulama ağlarındaki kaçakların tespiti ve giderilmesi için izleme sistemleri kurulmalıdır. Geri Dönüşümlü Su Kullanımı: Kirli suların arıtılarak başta sulama sektörü olmak üzere tekrar kullanıma sunulması teşvik edilmelidir. Yeni Su Kaynakları ve Yönetimi: Yağmur suyu toplama sistemlerinin yaygınlaştırılması ve kaçak kuyuların kapatılarak yeraltı suyunun yenilenme sürecinin denetim altına alınması şarttır.

Tayakısı, sulama altyapısının iyileştirilmesinin yanı sıra tarımsal uygulamalarda da değişime gidilmesi gerektiğini vurguladı. Daha az su isteyen, kuraklığa dayanıklı ürün çeşitlerinin tercih edilmesi, toprak nemini korumak için malçlama uygulamaları ve azaltılmış toprak işleme tekniklerinin yaygınlaştırılması gerektiğini belirtti.

Başkan Tayakısı son olarak, “Doğal çevrenin ve yeşil alanların korunması, bireysel ve sektörel düzeyde su israfının kesinlikle önlenmesi ve bilinçlendirme çalışmaları hayati önem taşımaktadır. Su, gelecektir ve geleceğimizi korumak hepimizin ortak sorumluluğudur.” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.