ŞEYDA TURAÇLAR
Köşe Yazarı
ŞEYDA TURAÇLAR
 

#Suçlu: Deprem

  15 gün arayla 4 kez büyük depremler yaşadık. 45 bine yakın can kaybettik. Manzara korkunç. Yıkık, viran olmuş şehirler, ilçeler, beldeler, köyler. Taş üstünde taş kalmamış. Enkaz yığınları, acı çığlıklar, bağırışlar, feryatlar, haykırışlar, öfkeli sözler, bakışlar, gözyaşları ile yapılan yakarışlar, dualar. Bu görüntüler gözlerimizden ve kulağımızdan hiç silinmeyecek derin yaralar açtı. Herkes suçlu ama suçu kabul eden yok. “Kabahat, samur kürk olsa kimse sırtına almaz. Suçu gelin etmişler kimse almamış” diye atasözlerimiz bunu ne güzel anlatıyor. Bende düşündüm, suçlunun Deprem olmasına karar verdim. Evet tek suçlu O. Durduk yerde niye oldu. Zaten güllük-gülistanlık içerisinde yaşamıyorduk. Ev, araba, gıda, benzin, gıda fiyatları tavan yapmıştı. Hayatla savaş verirken; bu da yetmezmiş gibi birde deprem, “Ben bunlardan niye geri kalayım, ben de bir gelip yıkım yapayım da görün” dedi. Evet gördük ve çook büyük acı yaşatarak, çook can yakarak. İnsanların yuvaları mezarları oldu. Canları, malları 65 saniyede küle döndü. Afet, zengin-fakir genç-yaşlı, çocuk-bebek fark etmedi, sildi götürdü. *** Suçlu Deprem; Dile gelip konuşsa, bizlere çok şey anlatır. Uyarı verdiğini, Tabiat Ana’yla uyumlu yaşamadığımızı, yapılmaması gereken faylarının üstüne dirençsiz yapılar yaptığımızı, yatay mimariye geçmediğimizi, doğru, sağlam malzeme kullanarak binalarımızı inşa etmediğimizi, uzmanların uyarılarına niye kulaklarımızı tıkadığımızı, kaale almadığımızı, imar barışı çıkarıp, kaçak yapılara neden ruhsat verdiğimizi, sık sık sizleri yokladım, neden önlem ve hazırlık yapmadığımızı; dile getirirdi. “Boş boş oturup hiçbir önlem almayın, sonra da suçu benim üstüme atın. Ohhh ne ala. Sonra da Kader deyip geçiştirin. Şimdi anladınız mı, benim ne kadar güçlü ve kudretli olduğumu. Onun için dersinize iyi çalışıp, bana uygun hazırlıklar yapın. Sırlarımı iyice öğrenmiş oldunuz. Bu sizlere son uyarım, yine geleceğim aynı olayları yaşatacağım, ona göre şimdiden hazırlanın. *** SONUÇ; Enkaz altında kaldık. Güzel ülkem yasta. Yuvalarımız darmadağın. Canımız, ciğerimiz yandı. Artık, hiçbirşey eskisi gibi olmayacak. Trarifsiz yaraların kapanması çok uzun sürecek. Dileğim, depremin sırlarını iyi öğrenip, hazırlığımızı ona göre yaparız.      
Ekleme Tarihi: 28 Şubat 2023 - Salı

#Suçlu: Deprem

 

15 gün arayla 4 kez büyük depremler yaşadık. 45 bine yakın can kaybettik. Manzara korkunç. Yıkık, viran olmuş şehirler, ilçeler, beldeler, köyler. Taş üstünde taş kalmamış. Enkaz yığınları, acı çığlıklar, bağırışlar, feryatlar, haykırışlar, öfkeli sözler, bakışlar, gözyaşları ile yapılan yakarışlar, dualar. Bu görüntüler gözlerimizden ve kulağımızdan hiç silinmeyecek derin yaralar açtı.

Herkes suçlu ama suçu kabul eden yok. “Kabahat, samur kürk olsa kimse sırtına almaz. Suçu gelin etmişler kimse almamış” diye atasözlerimiz bunu ne güzel anlatıyor. Bende düşündüm, suçlunun Deprem olmasına karar verdim. Evet tek suçlu O. Durduk yerde niye oldu. Zaten güllük-gülistanlık içerisinde yaşamıyorduk. Ev, araba, gıda, benzin, gıda fiyatları tavan yapmıştı. Hayatla savaş verirken; bu da yetmezmiş gibi birde deprem, “Ben bunlardan niye geri kalayım, ben de bir gelip yıkım yapayım da görün” dedi.

Evet gördük ve çook büyük acı yaşatarak, çook can yakarak. İnsanların yuvaları mezarları oldu. Canları, malları 65 saniyede küle döndü. Afet, zengin-fakir genç-yaşlı, çocuk-bebek fark etmedi, sildi götürdü.

***

Suçlu Deprem; Dile gelip konuşsa, bizlere çok şey anlatır.

Uyarı verdiğini, Tabiat Ana’yla uyumlu yaşamadığımızı, yapılmaması gereken faylarının üstüne dirençsiz yapılar yaptığımızı, yatay mimariye geçmediğimizi, doğru, sağlam malzeme kullanarak binalarımızı inşa etmediğimizi, uzmanların uyarılarına niye kulaklarımızı tıkadığımızı, kaale almadığımızı, imar barışı çıkarıp, kaçak yapılara neden ruhsat verdiğimizi, sık sık sizleri yokladım, neden önlem ve hazırlık yapmadığımızı; dile getirirdi. “Boş boş oturup hiçbir önlem almayın, sonra da suçu benim üstüme atın. Ohhh ne ala. Sonra da Kader deyip geçiştirin. Şimdi anladınız mı, benim ne kadar güçlü ve kudretli olduğumu. Onun için dersinize iyi çalışıp, bana uygun hazırlıklar yapın. Sırlarımı iyice öğrenmiş oldunuz. Bu sizlere son uyarım, yine geleceğim aynı olayları yaşatacağım, ona göre şimdiden hazırlanın.

***

SONUÇ; Enkaz altında kaldık. Güzel ülkem yasta. Yuvalarımız darmadağın. Canımız, ciğerimiz yandı. Artık, hiçbirşey eskisi gibi olmayacak. Trarifsiz yaraların kapanması çok uzun sürecek.

Dileğim, depremin sırlarını iyi öğrenip, hazırlığımızı ona göre yaparız.

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.