Pop Art, 1950'li yıllarda ortaya çıkmış ve başta Amerika olmak üzere tüm dünyayı etkisi altına almış bir sanat akımıdır. Aynı yıllarda Amerikalılar, topluma bir rüya adı altında tüketim üzerine kurulu bir yaşam tarzı sunmaktadır. Toplumda etkisini giderek arttıran yeni tüketim dünyası Pop Art akımının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Pop Art, 1950'lerde İngiltere'de doğduğu halde asıl gelişme alanını ABD'de bulmuş, adeta bu ülkenin kimliği ve genel çehresiyle bütünleşmiştir. Pop Art sanatçıları resim, heykel, filmler ve çevresel düzenlemelerle kendilerini ifade ederken konu olarak gündelik yaşam nesnelerini, kitlesel medyayı, reklamları, çizgi roman karelerini, bilboardları, paketleri, televizyon ve sinema kişilerini/ figürlerini, kamusal mekân nesnelerini vb. almışlardır. Kullandıkları stil kitlesel medya üretiminin stillerine benzer: kalın çizgiler ve şekiller, parlak, uçucu renkler; genellikle tanınan nesne ve insanlara yönelik düz bir yaklaşım. Pop Art, ruhsal ve psikolojik bir derinlikten olabildiğince uzaktır. Yüzeyin ötesinde anlamlar, örtük ifadeler vaat etmez. Oyunu sever, paradik ve ironiktir. Ele aldığı nesneler, kişiler, durumlar, edimler ve kavramlarla ilişkisi kesinlikle eleştirel değildir.
Pop art bir önbilgi gerektirmemektedir. Kolay, çabuk ve eğlencelidir. Gündelik modern hayatı işler. Sanatçılarının eserleri, sıradan insanlar içindir. Popüler sanat olgusu Amerika'da bir kitle hareketine dönüşmüştür. Bunun başlıca sebebi ise televizyon, radyo, gazete ve dergi gibi kitle iletişim araçlarının çok fazla ve her yerde olmasıdır.