Geçtiğimiz hafta büyük bir coşkuyla kutladığımız 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarında bir TV spikeri çocuğu kanser hastası olan anneye mikrofonu uzatarak “Çocuğunuzu yeterli besleye biliyor musunuz?” sorusunu yöneltti. Anne ezile-büzüle hatta biraz da sıkılarak, “Doktorumuz kırmızı et yedirmemizi istiyor ama yeterince alamıyoruz” dedi.
Kanserli çocuğuna beslenmesi noktasında kırmızı et alamayan anneye hak vermemek abesle iştigal olur. Çünkü Türkiye’de gıda maddeleri aşırı derecede fiyat artışıyla karşı karşıyadır. Bunlar içerisinde kırmızı et tüm gıda maddelerini sollarcasına fiyat artışı sürekli devam eden bir gıda maddesi.
Kanser hastası çocuğuna üzülen annenin durumu bana 2010 yılında Adana Valisi olan sayın İlhan Atış’ın “Sevgiye Uzanan Eller Projesi”ni hatırlattı. Bu proje öksüz, yetim ve bakıma muhtaç aile çocuklarının yeterli eğitim almalı noktasında Adana Valiliğinin, bir vali yardımcısının koordinatörlüğünde eğitim çağındaki çocuklar tespit edilerek, iyi eğitim almaları, düzenli beslenmeleri, sosyo-kültürel, sportif aktivitelere katılmalarını sağlamak amacıyla ekonomik giderlerinin tamamı hayırsever vatandaşlar ve kuruluşlar tarafından karşılanmak üzere uygulanmıştı.
Bu uygulamada yüzlerce çocuk sokak çocuğu olmaktan kurtarılmış olmalarının ötesinde topluma kazandırılmış, sayın İlhan Atış Vali Baba, vali yardımcısı sayın Halis Aslan da Halis Baba olmuştu.
Aynı proje Kayserili çocuklar içinde uygulanabilir. Her vali kendi vilayetleri sınırları içerisindeki kanser hastası çocuklarının sayılarını, isim ve adreslerini, Sağlık İl Müdürlüğünden alarak yine mali külfeti hayırsever vatandaşlar ve kuruluşlar tarafından karşılanmak üzere Valilik koordinatörlüğünde her hafta kanserli çocuklara iyi beslenmeleri noktasında evlerine “Kırmızı et, tavuk, balık, süt, yumurta, bal, tereyağı” gibi gıda maddelerini yeterli sayıda ulaştırabilir. Böyle bir uygulama kanserli çocuklarımıza sahip çıkmanın yanında onlara bakan, onları iyi yetiştirmek isteyen ailelerini mutlu eder.
Unutulmamalıdır ki her çocuk gelecektir. Kanserli çocuklarımıza sahip çıkıldığı taktirde geleceğimiz olabilirler. Yeter ki istensin.