Sabrın, karşılıksız sevginin, yardımın ve fedakarlığın abideleri olan annelerin Anneler Günü kutlu olsun.
Bizi Yaradan Rabbimiz anaları, babalardan daha üstün görerek, “Cennet annelerin ayakları altındadır” ayetiyle onlara kutsallık nasip etmiş.
Rabbimizin değer verdiği analarımızın bir günde, bir ayda, bir yılda onları anmak yeterli olmaz. Yeterli olan evlatlarının ömürleri boyunca offf… demeden onları şefkatle, sevgi ve saygıyla baş tacı etmeleri onları mutlu eder.
Anaları hayatta olan evlatlar bugünden başlayarak, ömürlerinin her gününü Analar Günü kabul ederek, ailenin orta direği olan Ana’ya şükranla sahip çıkmanın mutluluğunu doyumsuz olarak yaşamalıdırlar.
Anamı kaybettiğim gün, bir çok güzellikleri de kaybettiğimi yaşayarak öğrendim. Çünkü analar evlatlarının dua pınarlarıdır. Anamı kaybettiğim gün, bu pınarın kuruduğunu yaşayarak gördüm. Bunun için bugün anneleri hayatta olanlar dua pınarlarının kurumaması noktasında üzerlerine düşen görevlerin tavanını yaparak onları mutlu etmelidirler. Böyle bir mutluluk yalnız anneleri değil tüm aileyi de mutlu eder.
Başta, Büyük Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım olmak üzere, terör nedeniyle savaşlar nedeniyle, yoksulluk, açlık, kıtlık nedeniyle yavrularını kaybetmiş olan anneler, otizmli çocuklarına sahip çıkan, trafik kazası geçirerek sakat kalan çocuklarına sahip çıkan, terör nedeniyle genç yaşta çocuklarını toprağa veren tüm annelerin Anneler Günü’nü gönülden kutluyorum.
***
“Türkiye terörsüz yaşama kulvarına” girdi sözü umarım sorunsuz neticelenir. Türkiye’de kardeş kardeşi öldürmez, kardeş kardeşi kucaklayarak huzurlu ve mutlu bir yaşam dönemi başlar.
Bu dönemde kadına şiddet, kadın cinayetleri gibi gibi insani olmayan davranışların da son bulmasını, anaların gözyaşlarının tamamen durmasını dilerim. Çünkü analar ağlamayı değil mutlu olmayı hak eden kutsal varlıklardır.