Muhterem okurlarımız sizlerinde bildiği üzere özellikle 2025 yılında insanımızı yaşatma noktasında başarılı olduğumuz söylenemez.   Birçok bedellerle uğurlayacağımız 2025 yılında yetişmiş insanlarımızı kaybettik. Yangınlarda, sellerde, trafik kazalarında, kadın cinayetlerinde, çocuk işçi çalıştırılmasında. Gıda zehirlenmelerinde çok büyük insan kaybı yaşandı. Üzülerek belirtiyorum ki; bu insan kayıplarının ana nedenlerinden ilki işe uygun adam değil, adama iş verme alışkanlığından kaynaklanmıştır.  Ehliyetli olmayan bir insana yolcu otobüsünü teslim ederseniz o otobüs devrilir ve onlarca kişi ölür. Ülkemizde yaşanan ölüm nedenlerinin büyük çoğunluğu bu anlayıştan kaynaklanmıştır.   Trafik kurallarına uymama anlayışıyla hareket eden sürücüler ülkemizde birçok vatandaşın ölümüne sebep olmuşlardır. Çocuk işçi çalıştırmanın yasalar çerçevesinde suç olduğunu bile bile çocuk işçi çalıştıranlar çocuk ölümlerine sebep olmuşlardır. Kadın cinayetlerine gelince Rabbimiz erkeklere kadınları koruma görevini vermiştir. Yine Rabbimize göre kadın erkeğin süsüdür. Bu temel çerçeveye rağmen kadınları öldürmek Rabbimizin emirlerine karşı gelmekolduğu gibi nüfus artışının ana faktörü olan kadınlarımızı sudan sebeplerle öldürmek ülkenin nüfus artışına da engel olmak demektir.   Unutmamak lazım ki, baştacı edilmesi gereken kadınları öldürmek, onların yaşam haklarını ellerinden almak insani açıdan hiçbir erkeğe yakışmaz ve de hiçbir şekilde kabul görmez. Ülkemiz bu noktada çağdaşçılığı yakalayamadı maalesef.21.Asırda gıda zehirlenmeleriyle canların yok olması da insanlık açısından kabul edilemeyecek bir cahilliktir. Para hırsıyla hareket edenler gıda zehirlenmesinin temel taşlarıdır. Burada denetimsizliğin de öne çıktığını kabul etmemiz gerekir.   İçerisinde bulunduğumuz çağda yukarıda belirttiğimiz hususlarda yetişmiş insanları kaybetmek asla kabul edilemez. Bu noktada başta eğitim olmak üzere devlet-vatandaş işbirliğiyle yetişmiş insanlarımızı korumak devleti yaşatmak olur. En büyük temennimiz insanımızı her türlü tehlikeden koruyarak insanca yaşayacakları bir ortama kavuşturmak olmalıdır. Umarım 2026 yılında bu olumsuzluklar yaşanmaz.