Muhterem okurlarımız, Kutlu Doğum Haftası hayırlı olsun. Dün Mevlit Kandilini kutladık. Bir hafta boyunca da Kutlu Doğum’u dini güzelliklerle kutlayacağız. Rabbim hayırlara vesile kılsın. *** Muhterem okurlarımız, yazımızın başlığına gelince geçtiğimiz Salı günü mahkeme Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Kongresini iptal etti.İstanbul İl Başkanlığı görevi yapan Özgür Çelik’i görevden aldı, yine 196 Kurultay delegesin de delegeliklerini iptal ederek, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığına kayyum atadı. Mahkemenin vermiş olduğu bu karar emsal alınacak olur ise CHP’nin Sayın Özgür Özel’i Genel Başkanlığı getirmiş olan Kurultay da iptal edilebilir. Böyle bir durum meydana gelecek olur ise sayın Özgür Özel’i Genel Başkanlığa getiren Kurultay yapılmamış kabul edilir ve o dönemde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olan  sayın Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı olarak göreve getirilir. Böyle bir durumun hasıl olması Cumhuriyet Halk Partisi’nde Özgür Özel’ciler, Kemal Kılıçdaroğlu’cular ve her iki gruba da karşı olan üçüncü bir grubun olmasına neden olur. Böyle bir durum kamuoyu yoklamalarında Birinci Parti olan Cumhuriyet Halk Partisini 3’e bölmüş olur. Bugünden geleceği görerek hiçbirşey olmamış gibi Cumhuriyet Halk Partisinin tabanı ve tavanında söz sahibi olanlar, “Partimize sahip çıkalım” anlayışıyla hareket edecek olurlar ise Cumhuriyet Halk Partisi üzerinde oynanmakta olan oyunlar boşa çıkmış olur. Cumhuriyet Halk Partisini temsil edenler bu olgunluğu gösterebilirler mi? veya yapabilirler mi? Bunu zaman gösterecek. Ancak şu gerçeği herkes bilmeli Cumhuriyet Halk Partisi üzerinde oyun oynayanlar olduğunu herkes bilmelidir. Bu plan tutacak olur ise erken seçim kaçınılmaz olur. Ve yapılacak erken seçimde de birlik ve beraberliğini korumamış olan Cumhuriyet Halk Partisi seçimi kazanma şansını kaybedebilir. Öte yandan, siyasi çalkantılar sebebi ne olursa olsun pamuk ipliğine bağlı ekonomimize büyük zararlar vermektedir. Kurt bulanık havayı sever. Faizcilerde böyle havalarda kendi istediklerini rahat yaparak at koştururlar. Yüksek faizle para verirler, fakiri daha fakir yaparlar, kendileri bol kazanç sahibi olurlar. Türkiye’de kur yükseliyor. Faiz yükseli-yor. Fiyatlar alabildiğine artıyor ve enflasyonda bu üçgenin kıskacı altında o da yükseliyor. Enflasyonun yükselmesi demek, fakirin daha fakir, zenginin daha zengin olması demek. Bu nedenle sosyal ve siyasi olaylar savaş olmazsa dahi hasta ekonomimize zarar veriyor. Türkiye yönetenler gerçekleri görerek hareket edecek olurlar ise enflasyon canavarına dar gelirlileri ezdirmezler. Umarım  öyle olur.   Böyle olursa emekli ve sabit gelirliler enflasyona ezdirilmezler.