HAYKONFED Başkanı Nesrin Çıtırık : Can dostları biz değil ÖLÜM kurtarıyor

Gündem 21.02.2025 - 15:14, Güncelleme: 21.02.2025 - 15:14 10302+ kez okundu.
 

HAYKONFED Başkanı Nesrin Çıtırık : Can dostları biz değil ÖLÜM kurtarıyor

“Bana ilahi bir güç gelse bir gecede bütün kedi ve köpekleri bu dünyadan yok ederim” diyordu Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Başkanı Nesrin Çıtırık ve sonradan şu sözlerle devam ediyordu:
SABİT ÖZKESER   “VAHŞET GÖKYÜZÜNE ÇIKTI”  “Çünkü; insan elinden bu can dostlarımızı kurtaramıyoruz, ölüm kurtarıyor. İnsanlar anasını öldürüyor, babasını öldürüyor. Cinayet aile içine girdi. Sokakta, trafikte kavga ettiği adamın başını eziyorlar, bıçaklıyorlar. Vahşet gökyüzüne çıktı. Bu vahşi insanların elinden, bu vahşi dünyanın elinden bu köpekleri kurtarmak isterim.” ÇUKUROVA PRES’E ZİYARET ETTİ Çukurova Press’i ziyaret eden  ve sorularımızı yanıtlayan HAYKONFED Başkanı Nesrin Çıtırık,  öncelikle Ankara Altındağ ilçesinde  zabıta tarafından köpeğinin elinden alınmasına tepki gösteren 84 yaşındaki  Ülker Güleryüz’ün hedef gösterilmesinin ardından evinde çıkan yangın sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Çıtırık,”Bizim örfümüzde, kültürümüzde yaşlı insanlara saygı var. Biz saygıdan dolayı ellerini öperiz. Bizi Avrupa’dan ayıran budur.  Bu yaşlı kadının yalvarmasına karşın, yukarıdan emir gelince belediye çalışanları da işlerinden olmamak için buna uymak zorunda kalıyor” dedi. “20 YIL BOYUNCA HAYKIRIYORUZ” Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında çıkan Hayvanları Koruma Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanunun değişmesi gerektiğini  vurgulayan Hayvanların  Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Başkanı  Nesrin Çıtırık,  kısırlaştırmaların belediyelere bir türlü yaptırılamadığından da yakınırken, “Bu konuda 20 yıl boyunca haykırıyoruz.Ama maalesef değişen bir şey olmuyor” diye konuştu. Çıtırık, “Ölümden başka bir şey kurtaramıyor bu hayvanları. Ancak; ölüm kurtarıyor. İnsanlar bu hayvanların gözünü oyuyor, vücuduna yakılı maddeler döküyor, tecavüz ediyor ve onunla yetinmiyor içine şişe sokuyor. Düşünün ki; karısını vuran adam veya anasını, çocuğunu öldüren köpeğe vahşet yapmaz mı ? Bu vahşi dünyaya gelmesinler, onun için kısırlaştırma diyorum. Cinayetlerin aile içine indiği bir dünyaya bu hayvanlar gelmesin” diye konuştu. “TÜRKİYE’DE 4 MİLYON, ADANA’DA 50 BİN CİVARINDA  KEDİ-KÖPEK VAR” Türkiye’de  ağırlıklı köpek olmak üzere 4 milyon, Adana’da ise yaklaşık 50 bin civarında hayvan bulunduğuna dikkat çeken Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Başkanı Nesrin Çıtırık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu anda çıkan bir katliam kanunu ve katliamları şekillendiren yönetmelikle, hayvanlar ‘Ateşten bir Çember’  içinde yakılmak üzereler. Bu yeni  kanun ile sokak hayvanı sorununun çözümü bir yana, aksine sokak köpekleri katlanarak artmaya devam edecek. Çünkü;  Türkiye’de 18 bin küsur köyde yaşayan, tarım, ziraat, hayvancılık ile uğraşan, ayrıca kırsalda, ilçelerde yaşayan 10 milyonlarca vatandaşın evini, bahçesini, davarını, mülkünü koruyan 100 binlerce korumacı bekçi çoban köpekleri sürekli olarak yavruluyor. Bunlardan 1-2 tanesini ayrılıp, kalan 8-10 yavru sahiplenince şehirlere, ilçelere atılıyor. Sokak köpeklerinin ana kaynağı bu köpeklerin atılan yavrularıdır. Sokak  köpeklerine bakıldığında, şeklen de hepsinin bekçi, kurt çoban köpeklerinin kırma yavruları olduğu zaten görülür. Yani bunlar ayrı bir tür değil, sahiplenince atılan korumacı köpeklerin kırmalarıdır. “TÜRKİYE’DE 1100’E YAKIN BELEDİYEDE NE BAKIM EVİ NE DE KISIRLAŞTIRMA VAR””  Dolayısı ile bu konuda bir önlem çalışma olmadan, tümü de öldürülse en kısa zamanda yerine korumacı köpeklerin atılan yavruları dolduracaktır. Türkiye’de 1100’e yakın belediyede  ne bakım evi ne de kısırlaştırma var. Bu belediyelere 2028’e kadar bakım evi kurma fırsatı verilmiş olup ama şu anda da ‘toplayın’ hükmü yasada var. Bakanlık dahil kurumlara, siyasilere ve ilgili makamlara, bu belediyelerin toplayıp birazını öldürüp, kalan hayvanları birbirine atmaya devam  hayvanların atıldıkları yerlerde üremeye devam ettiklerini, dolayısıyla çözümün gelmeyeceğini, bu kanunun katliam ve ölüm döngüsünü birlikte getireceğini maalesef anlatamıyoruz. Kapasitesi  yetersiz belediyelere de genişletme için 2028’e kadar süre verilirken, hemen toplama yapmaları hükmü de getirildi. Baştan sona çelişkilerle dolu bu katliam yasası ile sokak köpeği sayısının artacağı açıktır. Türkiye’deki genel durum bu. ADANA VE İLÇELERİNDE BAKIMEVİ VE KISIRLAŞTIRMA Aradan 10 ay geçmesine rağmen, hiçbir ilçe belediyesi Bakımevi ve kısırlaştırma konularında bir çalışma başlatmadığından, bütün yük Büyükşehir belediyesi üzerinde olduğu için bakımevinin kapasitesi doldu. İlçeler görev yapmadığı için üreme sokakta ve kırsalda hızla devam ediyor. Çukurova Belediyesi, bir bakımevi olmasına rağmen. Bu dönemde koşullar çok daha kötüleşti.  Eleman yok, veteriner hekim yok. Başkan Emrah Kozay’ın bu konuda bizlere sözü var, bekliyoruz. Sarıçam Belediyesi, 10 yıldır bakımevi kurmadı ve kurmamakta inat ediyor.  Yüreğir Belediyesi, yer arayışında ama hiç olmazsa kediler için şehirde Kedi Kısırlaştırma Ünitesi kurabilirdi, hala daha yapılmadı. Seyhan Belediyesi, Akif Akay zamanında kurulan Kedi Kısırlaştırma Merkezini daha da genişleterek başka yere taşıdı. Ama  köpekler için bir çalışma yok. Ceyhan Belediyesi’nin barınağı Temerküz Kampı halinde hayvanlar zulüm altında.  Başkan Kadir Aydar en kısa sürede barınak ile ilgili düzenlemenin yapılacağını ve eksiklerin giderileceğini söyledi. Kozan Belediyesi de, söz verdiği bakımevi düzenleme çalışmalarını yapmadı. Pozantı Belediyesi, bu dönemde doğru biçimde kısırlaştırma çalışmaları yaparak başlamasına rağmen, şimdi de köpekleri Niğde ve diğer şehirlere kırsala atıyor. Diğer bütün ilçe belediyeleri hayvanları toplayıp birbirlerine atmaya devam ediyor. Adana ve ilçeleri için sahipsiz hayvan sorununun çözümüne destek verilmesini bekliyoruz.”    
“Bana ilahi bir güç gelse bir gecede bütün kedi ve köpekleri bu dünyadan yok ederim” diyordu Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Başkanı Nesrin Çıtırık ve sonradan şu sözlerle devam ediyordu:

SABİT ÖZKESER

 

“VAHŞET GÖKYÜZÜNE ÇIKTI”

 “Çünkü; insan elinden bu can dostlarımızı kurtaramıyoruz, ölüm kurtarıyor. İnsanlar anasını öldürüyor, babasını öldürüyor. Cinayet aile içine girdi. Sokakta, trafikte kavga ettiği adamın başını eziyorlar, bıçaklıyorlar. Vahşet gökyüzüne çıktı. Bu vahşi insanların elinden, bu vahşi dünyanın elinden bu köpekleri kurtarmak isterim.”

ÇUKUROVA PRES’E ZİYARET ETTİ

Çukurova Press’i ziyaret eden  ve sorularımızı yanıtlayan HAYKONFED Başkanı Nesrin Çıtırık,  öncelikle Ankara Altındağ ilçesinde  zabıta tarafından köpeğinin elinden alınmasına tepki gösteren 84 yaşındaki  Ülker Güleryüz’ün hedef gösterilmesinin ardından evinde çıkan yangın sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Çıtırık,”Bizim örfümüzde, kültürümüzde yaşlı insanlara saygı var. Biz saygıdan dolayı ellerini öperiz. Bizi Avrupa’dan ayıran budur.  Bu yaşlı kadının yalvarmasına karşın, yukarıdan emir gelince belediye çalışanları da işlerinden olmamak için buna uymak zorunda kalıyor” dedi.

“20 YIL BOYUNCA HAYKIRIYORUZ”

Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında çıkan Hayvanları Koruma Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanunun değişmesi gerektiğini  vurgulayan Hayvanların  Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Başkanı  Nesrin Çıtırık,  kısırlaştırmaların belediyelere bir türlü yaptırılamadığından da yakınırken, “Bu konuda 20 yıl boyunca haykırıyoruz.Ama maalesef değişen bir şey olmuyor” diye konuştu. Çıtırık, “Ölümden başka bir şey kurtaramıyor bu hayvanları. Ancak; ölüm kurtarıyor. İnsanlar bu hayvanların gözünü oyuyor, vücuduna yakılı maddeler döküyor, tecavüz ediyor ve onunla yetinmiyor içine şişe sokuyor. Düşünün ki; karısını vuran adam veya anasını, çocuğunu öldüren köpeğe vahşet yapmaz mı ? Bu vahşi dünyaya gelmesinler, onun için kısırlaştırma diyorum. Cinayetlerin aile içine indiği bir dünyaya bu hayvanlar gelmesin” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DE 4 MİLYON, ADANA’DA

50 BİN CİVARINDA  KEDİ-KÖPEK VAR”

Türkiye’de  ağırlıklı köpek olmak üzere 4 milyon, Adana’da ise yaklaşık 50 bin civarında hayvan bulunduğuna dikkat çeken Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Başkanı Nesrin Çıtırık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu anda çıkan bir katliam kanunu ve katliamları şekillendiren yönetmelikle, hayvanlar ‘Ateşten bir Çember’  içinde yakılmak üzereler. Bu yeni  kanun ile sokak hayvanı sorununun çözümü bir yana, aksine sokak köpekleri katlanarak artmaya devam edecek. Çünkü;  Türkiye’de 18 bin küsur köyde yaşayan, tarım, ziraat, hayvancılık ile uğraşan, ayrıca kırsalda, ilçelerde yaşayan 10 milyonlarca vatandaşın evini, bahçesini, davarını, mülkünü koruyan 100 binlerce korumacı bekçi çoban köpekleri sürekli olarak yavruluyor. Bunlardan 1-2 tanesini ayrılıp, kalan 8-10 yavru sahiplenince şehirlere, ilçelere atılıyor. Sokak köpeklerinin ana kaynağı bu köpeklerin atılan yavrularıdır. Sokak  köpeklerine bakıldığında, şeklen de hepsinin bekçi, kurt çoban köpeklerinin kırma yavruları olduğu zaten görülür. Yani bunlar ayrı bir tür değil, sahiplenince atılan korumacı köpeklerin kırmalarıdır.

“TÜRKİYE’DE 1100’E YAKIN BELEDİYEDE

NE BAKIM EVİ NE DE KISIRLAŞTIRMA VAR””

 Dolayısı ile bu konuda bir önlem çalışma olmadan, tümü de öldürülse en kısa zamanda yerine korumacı köpeklerin atılan yavruları dolduracaktır. Türkiye’de 1100’e yakın belediyede  ne bakım evi ne de kısırlaştırma var. Bu belediyelere 2028’e kadar bakım evi kurma fırsatı verilmiş olup ama şu anda da ‘toplayın’ hükmü yasada var. Bakanlık dahil kurumlara, siyasilere ve ilgili makamlara, bu belediyelerin toplayıp birazını öldürüp, kalan hayvanları birbirine atmaya devam  hayvanların atıldıkları yerlerde üremeye devam ettiklerini, dolayısıyla çözümün gelmeyeceğini, bu kanunun katliam ve ölüm döngüsünü birlikte getireceğini maalesef anlatamıyoruz. Kapasitesi  yetersiz belediyelere de genişletme için 2028’e kadar süre verilirken, hemen toplama yapmaları hükmü de getirildi. Baştan sona çelişkilerle dolu bu katliam yasası ile sokak köpeği sayısının artacağı açıktır. Türkiye’deki genel durum bu.

ADANA VE İLÇELERİNDE

BAKIMEVİ VE KISIRLAŞTIRMA

Aradan 10 ay geçmesine rağmen, hiçbir ilçe belediyesi Bakımevi ve kısırlaştırma konularında bir çalışma başlatmadığından, bütün yük Büyükşehir belediyesi üzerinde olduğu için bakımevinin kapasitesi doldu. İlçeler görev yapmadığı için üreme sokakta ve kırsalda hızla devam ediyor. Çukurova Belediyesi, bir bakımevi olmasına rağmen. Bu dönemde koşullar çok daha kötüleşti.  Eleman yok, veteriner hekim yok. Başkan Emrah Kozay’ın bu konuda bizlere sözü var, bekliyoruz. Sarıçam Belediyesi, 10 yıldır bakımevi kurmadı ve kurmamakta inat ediyor.  Yüreğir Belediyesi, yer arayışında ama hiç olmazsa kediler için şehirde Kedi Kısırlaştırma Ünitesi kurabilirdi, hala daha yapılmadı. Seyhan Belediyesi, Akif Akay zamanında kurulan Kedi Kısırlaştırma Merkezini daha da genişleterek başka yere taşıdı. Ama  köpekler için bir çalışma yok. Ceyhan Belediyesi’nin barınağı Temerküz Kampı halinde hayvanlar zulüm altında.  Başkan Kadir Aydar en kısa sürede barınak ile ilgili düzenlemenin yapılacağını ve eksiklerin giderileceğini söyledi. Kozan Belediyesi de, söz verdiği bakımevi düzenleme çalışmalarını yapmadı. Pozantı Belediyesi, bu dönemde doğru biçimde kısırlaştırma çalışmaları yaparak başlamasına rağmen, şimdi de köpekleri Niğde ve diğer şehirlere kırsala atıyor. Diğer bütün ilçe belediyeleri hayvanları toplayıp birbirlerine atmaya devam ediyor. Adana ve ilçeleri için sahipsiz hayvan sorununun çözümüne destek verilmesini bekliyoruz.”

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.