Maksutoğlu: Kadınların yaşam hakkı tehdit altındadır

Gündem 25.11.2025 - 12:35, Güncelleme: 25.11.2025 - 12:35 535 kez okundu.
 

Maksutoğlu: Kadınların yaşam hakkı tehdit altındadır

Dünya Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle bir mesaj yayınlayan Av.Dudu Büşra Maksutoğlu Karadeniz, kadınların yaşam haklarının tehdit altında olduğuna dikkat çekti.
Adana Kadın Dayanışma Merkezi ve Sığınma Evi Derneği (AKDAM) Başkanı Karadeniz; ülkemizde kadına yönelik şiddetin her geçen gün ağırlaşan bir tablo ortaya koyduğunu dile getirdi. Birleşmiş Milletler tarafından 1999 yılında ilan edilen 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü, Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlüğe karşı verdikleri onurlu mücadele  nedeniyle katledilen Mirabal Kardeşlerin mirasıyla tüm dünyada kadınların adalet, eşitlik ve yaşam hakkı talebinin ortak sesi olmaya devam ettiğini ifade eden Karadeniz; açıklamasında şu görüşleri dile getirdi: “Mirabal Kardeşler’in bıraktığı bu mücadele mirası, kadınlara yönelik şiddetin hiçbir koşulda meşru görülemeyeceğini ve şiddetin kaynağına inmeden gerçek bir değişimin mümkün olmadığını hatırlatmaktadır. Bu bilinçle, bugün Türkiye’de ve dünyada tüm kadınların ve kız çocuklarının güvenli, eşit ve özgür bir yaşam hakkı için mücadeleyi sürdürüyoruz. KADINLARIN YAŞAM HAKKI TEHDİT ALTINDA Türkiye’de kadına yönelik şiddet, her geçen yıl daha da ağırlaşan bir tablo ortaya koyuyor. Resmi ve bağımsız veri kaynakları, her gün en az bir kadının öldürüldüğünü, buna ek olarak iki şüpheli kadın ölümünün kaydedildiğini gösteriyor. Bu veriler, kadınların yaşam hakkının yapısal ve sistematik bir biçimde ihlal edildiğini gözler önüne seriyor. Kadınların yaşamlarının birkaç rakamla ifade edilemeyeceği gerçeği, kaybedilen her bir yaşamın toplumsal eşitlik ve adalet duygusunu derinden sarstığını ortaya koyuyor. YOKSULLUK VE BAĞIMLILIK ŞİDDET RİSKİNİ DERİNLEŞTİRİYOR Kadınların karşı karşıya kaldığı şiddet yalnızca fiziksel saldırılardan ibaret değildir. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini besleyen ve kadınların yaşam alanlarını daraltan yapısal koşullar giderek ağırlaşmaktadır. Yoksulluk, kadınların ekonomik bağımsızlığını zayıflatarak şiddete karşı savunmasız bırakmaktadır. Uyuşturucu kullanımının yaygınlaştığı çevrelerde kadına ve çocuğa yönelik şiddet riski katlanarak artmaktadır. Bu gerçekleri yok sayan hiçbir politika, kadına yönelik şiddetle mücadelede sonuç veremez. Risk büyürken, koruma ve destek mekanizmalarının hızlanması, güçlendirilmesi ve erişilebilir hâle getirilmesi zorunludur.” ŞİDDETİN GÖRÜNMEYEN BOYUTLARI: EKONOMİK VE DİJİTAL ŞİDDET Adana Kadın Dayanışma Merkezi ve Sığınma Evi Derneği (AKDAM) Başkanı  Karadeniz; Kadına yönelik şiddet yalnızca görünür biçimleriyle sınırlı olmadığını belirterek, “Kadınların yaşamlarını sessizce kuşatan ekonomik şiddet, temel haklardan mahrum bırakılan, istihdamdan dışlanan ve bakım emeği nedeniyle yük altında bırakılan kadınlar için şiddet döngüsünden çıkmayı neredeyse imkânsız kılmaktadır.   Dijital şiddet ise teknoloji aracılığıyla tehdit, taciz, dijital takip ve itibar saldırılarıyla hızla büyümekte; kadınların güvenliğini doğrudan hedef almaktadır. Şiddetin bu yeni biçimleri, mücadelenin kapsamının genişletilmesini zorunlu kılmaktadır” dedi. HEDEF: SIĞINAKLARA İHTİYAÇ DUYULMAYAN BİR TOPLUM Kadına yönelik şiddete karşı mücadelenin sadece belirli bir günle sınırlı olmadığını söyleyen AKDAM Başkanı Av. Dudu Büşra Maksutoğlu Karadeniz: “Uzun vadeli hedefimiz, kadınların yaşamlarını güvenlik kaygısı olmadan sürdürebileceği, şiddetin sistematik biçimde yeniden üretilmediği bir toplumsal düzen inşa etmektir. Kadınların sığınaklara ihtiyaç duymadığı bir toplum ancak şiddeti doğuran eşitsizliklerin köklü biçimde ortadan kaldırılmasıyla mümkün olacaktır. KARARLILIĞIMIZ SÜRÜYOR: HİÇBİR KADIN YALNIZ DEĞİLDİR Kadına yönelik şiddete karşı mücadele, sadece belirli günlerle sınırlı değildir; her gün, her alanda sürdürülmesi gereken bir sorumluluktur. Şiddetsiz bir yaşam, eşit bir toplum ve güvenli bir gelecek için çalışmalarımız kararlılıkla devam edecektir. Bizler biliyoruz ki: Hiçbir kadın yalnız değildir ve hiçbir kadın yalnız bırakılmayacaktır. Mirabal Kardeşler’in cesareti, bugün dünyanın dört bir yanında kadınların özgürlük mücadelesine ışık tutmaya devam etmektedir, devam edecektir” şeklinde konuştu.
Dünya Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle bir mesaj yayınlayan Av.Dudu Büşra Maksutoğlu Karadeniz, kadınların yaşam haklarının tehdit altında olduğuna dikkat çekti.

Adana Kadın Dayanışma Merkezi ve Sığınma Evi Derneği (AKDAM) Başkanı Karadeniz; ülkemizde kadına yönelik şiddetin her geçen gün ağırlaşan bir tablo ortaya koyduğunu dile getirdi.

Birleşmiş Milletler tarafından 1999 yılında ilan edilen 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü, Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlüğe karşı verdikleri onurlu mücadele  nedeniyle katledilen Mirabal Kardeşlerin mirasıyla tüm dünyada kadınların adalet, eşitlik ve yaşam hakkı talebinin ortak sesi olmaya devam ettiğini ifade eden Karadeniz; açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:

“Mirabal Kardeşler’in bıraktığı bu mücadele mirası, kadınlara yönelik şiddetin hiçbir koşulda meşru görülemeyeceğini ve şiddetin kaynağına inmeden gerçek bir değişimin mümkün olmadığını hatırlatmaktadır. Bu bilinçle, bugün Türkiye’de ve dünyada tüm kadınların ve kız çocuklarının güvenli, eşit ve özgür bir yaşam hakkı için mücadeleyi sürdürüyoruz.

KADINLARIN YAŞAM HAKKI TEHDİT ALTINDA

Türkiye’de kadına yönelik şiddet, her geçen yıl daha da ağırlaşan bir tablo ortaya koyuyor. Resmi ve bağımsız veri kaynakları, her gün en az bir kadının öldürüldüğünü, buna ek olarak iki şüpheli kadın ölümünün kaydedildiğini gösteriyor. Bu veriler, kadınların yaşam hakkının yapısal ve sistematik bir biçimde ihlal edildiğini gözler önüne seriyor.

Kadınların yaşamlarının birkaç rakamla ifade edilemeyeceği gerçeği, kaybedilen her bir yaşamın toplumsal eşitlik ve adalet duygusunu derinden sarstığını ortaya koyuyor.

YOKSULLUK VE BAĞIMLILIK ŞİDDET RİSKİNİ DERİNLEŞTİRİYOR

Kadınların karşı karşıya kaldığı şiddet yalnızca fiziksel saldırılardan ibaret değildir.

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini besleyen ve kadınların yaşam alanlarını daraltan yapısal koşullar giderek ağırlaşmaktadır.

Yoksulluk, kadınların ekonomik bağımsızlığını zayıflatarak şiddete karşı savunmasız bırakmaktadır.

Uyuşturucu kullanımının yaygınlaştığı çevrelerde kadına ve çocuğa yönelik şiddet riski katlanarak artmaktadır.

Bu gerçekleri yok sayan hiçbir politika, kadına yönelik şiddetle mücadelede sonuç veremez. Risk büyürken, koruma ve destek mekanizmalarının hızlanması, güçlendirilmesi ve erişilebilir hâle getirilmesi zorunludur.”

ŞİDDETİN GÖRÜNMEYEN BOYUTLARI: EKONOMİK VE DİJİTAL ŞİDDET

Adana Kadın Dayanışma Merkezi ve Sığınma Evi Derneği (AKDAM) Başkanı  Karadeniz; Kadına yönelik şiddet yalnızca görünür biçimleriyle sınırlı olmadığını belirterek, “Kadınların yaşamlarını sessizce kuşatan ekonomik şiddet, temel haklardan mahrum bırakılan, istihdamdan dışlanan ve bakım emeği nedeniyle yük altında bırakılan kadınlar için şiddet döngüsünden çıkmayı neredeyse imkânsız kılmaktadır.

 

Dijital şiddet ise teknoloji aracılığıyla tehdit, taciz, dijital takip ve itibar saldırılarıyla hızla büyümekte; kadınların güvenliğini doğrudan hedef almaktadır. Şiddetin bu yeni biçimleri, mücadelenin kapsamının genişletilmesini zorunlu kılmaktadır” dedi.

HEDEF: SIĞINAKLARA İHTİYAÇ DUYULMAYAN BİR TOPLUM

Kadına yönelik şiddete karşı mücadelenin sadece belirli bir günle sınırlı olmadığını söyleyen AKDAM Başkanı Av. Dudu Büşra Maksutoğlu Karadeniz:

“Uzun vadeli hedefimiz, kadınların yaşamlarını güvenlik kaygısı olmadan sürdürebileceği, şiddetin sistematik biçimde yeniden üretilmediği bir toplumsal düzen inşa etmektir. Kadınların sığınaklara ihtiyaç duymadığı bir toplum ancak şiddeti doğuran eşitsizliklerin köklü biçimde ortadan kaldırılmasıyla mümkün olacaktır.

KARARLILIĞIMIZ SÜRÜYOR: HİÇBİR KADIN YALNIZ DEĞİLDİR

Kadına yönelik şiddete karşı mücadele, sadece belirli günlerle sınırlı değildir; her gün, her alanda sürdürülmesi gereken bir sorumluluktur. Şiddetsiz bir yaşam, eşit bir toplum ve güvenli bir gelecek için çalışmalarımız kararlılıkla devam edecektir.

Bizler biliyoruz ki: Hiçbir kadın yalnız değildir ve hiçbir kadın yalnız bırakılmayacaktır.

Mirabal Kardeşler’in cesareti, bugün dünyanın dört bir yanında kadınların özgürlük mücadelesine ışık tutmaya devam etmektedir, devam edecektir” şeklinde konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.