En son söyleyeceğimi başta söyleyeyim; Ceyhan’ı Pozantı’ya bağlayacak yaklaşık 90 kilometrelik otoyol projesi Adana açısından önemli bir hizmettir. Mevcut otoyol kent içi bağlantıları nedeniyle artık bu yükü kaldıramıyordu. Bu açıdan iyi oldu.
Bu projeyi baz alarak Adana’nın sanki çağ atlıyormuş gibi kendini parçalarcasına çığlık atanları ise anlamıyorum. Çünkü bu proje Adana’nın bir sorununu çözebilir. Oysa ki Adana’nın o kadar çok sorunu var ki! Bu sorunlar da sürekli katlanarak büyüyor ve içinden çıkılmaz bir hal alıyor.
Mersin Basketbol takımı Türkiye Kadınlar Basketbol Süper Liginde Fenerbahçe’nin ardından lige damga vuran, Kadınlar Eurolig’de final oynamak dahil önemli başarılar kazanan bir kulüp. Önceki gün kulübün yeni sezona yönelik tanıtım toplantısı vardı. Orada kullanılan bir ifade dikkatimi çekti; “Adana’yı etki alanımıza almak istiyoruz”… Neden böyle bir hedef konuldu Mersin tarafından anlamak zor değil. Çünkü Adana’nın basketbolda temsilcisi yok. BOTAŞ yıllar önce Adana’dan çalındı, Ankara’ya gitti. Geçen yıl da Havaalanını Mersin’e kaptırmıştık.
Adana’dan herkes bir şeyleri tırtıklıyor…
Bugünkü spor sayfamızda Adana’nın iki önemli markası olan Adana Demirspor ile Adanaspor’un içinde bulunduğu durumun analizini okumuşsunuzdur. Okumadıysanız okumanızı öneririm. Yani futbolda Adana artık önemli iki markasını belki de tamamen kaybetmek üzere.
Çukurova Belediyesi Spor Kulübü Kadın Voleybol Takımı vardı birkaç sene öncesine kadar. Dönemin Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin’in voleybola olan özel ilgisi nedeniyle 1. Ligden alınıp Sultanlar Ligine çıkarılmıştı. 2 sezon Sultanlar Liginde mücadele eden takım Soner Çetin’in seçimi kaybetmesi sonrası Ankara’ya gitti! Kimsenin de kılı kıpırdamadı.
Tıpkı havaalanı gittiğinde sessiz kaldığımız gibi…
Tıpkı BOTAŞ çalındığında sessiz kaldığımız gibi…
Şimdi de Adana Demirspor ve Adanaspor yok oluyor yine sessiz kalıyoruz.
Onun gibi…
Adana küçülüyor yok oluyor. Havaalanı gitti diye üzülenlerimiz var belki ama boş verin havaalanını otogarımız bile yok.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi zaman zaman Kozan’ın il yapılıp Adana’dan koparılmasını tartışıyoruz ve bu fikir kenti yönetenler arasında taraftar buluyor. Olur vallahi! Kozan’ı da il yapın Feke, Saimbeyli, Tufanbeyli’yi ile birlikte Aladağ ve İmamoğlu’nu da bağlayın Kozan’a Adana ortalama bir ilçe büyüklüğünde varlığını sürdürsün.
Kamu yatırımlarından aldığı pay oranında son sıralarda yer alan, komşu kentlerle arasındaki fark olumsuz anlamda açılan Adana’nın içinde bulunduğu durumu sadece ben mi olumsuz algılıyorum. Her şey iyi gidiyor da ben mi kötümserim bilmiyorum!
Artık televizyonlarda hava durumunu veren programlarda bile Adana’ya denk gelemiyoruz. Bir zamanlar Türkiye’nin dördüncü büyük kenti olan Adana bugün iyice sıralamada geriledi ve gerilemeye devam ediyor. Bütün bu gerçeklere karşın pembe tablo çizenlere inanmıyorum.
Aksini iddia eden var mı?